BİR REKLAM

.

Bir yanlışı düzeltelim...

 

Dünya edebiyatının büyük ismi Dostoyevski’nin “Kumarbaz” romanıyla ilgili yanlış bir düşünce vardır edebiyat dünyasında. Bu düşünceye göre; Dostoyevski kumarbazdır, “Kumarbaz” romanı da onun kumar tutkusunu anlatır. Aslında durum pek öyle sanıldığı gibi değildir. “Kumarbaz” romanı Dostoyevski’nin ya da Rusların kumar tutkusunu anlatmak için yazılmış bir roman değildir. Asıl amaç, Rus Avrupalı tipini ortaya koymaktır. Dostoyevski Avrupa seyahatlerinde, kendisinin kumar oynadığı özellikle Almanya’da bir gözlemde bulunur. Der ki; Bizim Ruslar, yurtdışına çıkınca hemencecik kendi kimliklerinden, Rusluklarından vazgeçiyorlar. Almanya’ya mı gitti, birden Alman gibi yaşamaya başlıyorlar, Fransa’ya gittiklerinde bir Fransıza dönüşüveriyorlar. Londra’ya gittiklerinde de bir İngiliz gibi giyinmeye, onun gibi konuşmaya, onun gibi yaşamaya çalışıyorlar. İşte bu tipleme Petersburg’un ürettiği toprağına yabancı aydın tipidir. Kendi kimliğinden utanan, bir Avrupalı gördü mü hemen onun karakterine bürünen kişiliksiz bir karakterdir bu.

Gelelim Dostoyevski’nin kumar tutkusuna. Dostoyevski tutku yazarı olduğu kadar kendisi de tutkulu, aşırı uçlarda yaşamaya meyilli bir karakterdir.  Zaten kendini de şöyle tarif eder: “Her yerde ve her şeyde, hayatım boyunca sınırları aştım.” Hem Gündüz Vassaf, hem de Stefan Zweig’e göre; “Dostoyevski para hırsı yüzünden kumarcı değildir, tersine, her şeyi en güçlü özüyle isteyen yaşama susuzluğundan, baş dönmesine duyduğu hastalıklı özlemden, uçuruma eğilme arzusundan dolayıdır bu… Dostoyevski, şans oyunlarında kaderi provoke eder: Onun masaya sürdüğü şey sadece para değildir, tersine onunla birlikte bütün varlığını sürer masaya. Kaderinin sınırlarını görmek ister. Bu, Tanrısal olana duyulan susuzluktur. Özetle, ne Dostoyevski para düşkünü bir kumarbazdır, ne de “Kumarbaz” romanı Dostoyevski’nin kumar tutkusunu anlatır. Olay tamamen bambaşkadır. 

Ya siz? Başka bir ülkeye gittiğinizde, kendi kimliğinizle mi yaşıyorsunuz? O ülkenin insanlarına mı benzemeye çalışıyorsunuz?

 

NOT: Metnin videosuna şu linkten ulaşabilirsiniz:  

https://www.youtube.com/watch?v=lPtFzZF3Oqo&t=14s